28 Kasım 2011 Pazartesi

SON ÜÇ GÜN!: Kasımda Aşk başkadır.

Kusura bakmayın dostlar. Hatırlatamadık zamanında. Ancak gene de geç değil, 3 gününüz var.

Ama benim kafam bu konuda biraz karışık. Şöyle ki:

Şimdi bu film Californiya falan oralarda geçiyor. Yani kuzey yarım kürede. Tabi haliyle mevsim de sonbahar. Böyle bir havaların soğuması olsun ne bileyim aşka farklı yaklaşımlar, doğalgaz faturalarının kabarması, kapı pencere bantlarının tezgahlara düşmesi derken insanların aşk ateşi daha da kabarıyor. Soğuğa karşı olan mücadele insanları daha da birbirlerine yaklaştırıyor. Bir nevi aşk kaçınılmaz oluyor.

"Kapı bandıyla bir adım öndesiniz."

Gel gelelim kazın ayağı öyle değil. Bir de bunun güney yarım küresi var. Sen gel November'lı film çek ama ilkbahar-yaz-sonbahar-kış'ı hiç hesaba katma. Tamam illa böyle bir zaman belirtme isteğin varsa dünyanın ekseninin eğikliğini niye göz ardı ediyorsun. Misal "Perşembe'de aşk başkadır"(Filmi de Perşembe'de(ilçe olan(parantez içinde parantez de bambaşkaymış)) çekersen bambaşka olur.) de. Ya da "İkindin aşk başkadır." da olabilir.

"Sizi artiz yapanda kabahat."

Neyse olan olmuş artık yapacak bişey yok. Bizim için kasım sonbahar olduğuna göre oyunu kuralına göre oynamak lazım.

Şu güzel pazartesi günü için yine november'lı bir eserle veda edelim.

"Saçlı'dan gelsin: November Rain."


22 Kasım 2011 Salı

First Rule of Metrobüs : You Don't Talk About Metrobüs


Yol tıkalıyken diğer araçları salak yerine koyup vızır vızır gidebilen motorlu araçlara metrobüs diyoruz. 1965'te İstanbul'da icat edilen metrobüs, tüm iyi niyetli çalışmalara rağmen boğazı geçemeyince toplumun bu buluşa hazır olmadığı anlaşıldı. İstanbul halkı 34 yıl boyunca metrobüsten habersiz trafik çilesiyle boğuştu, adeta uyutuldu, resmen salak yerine kondu. Metrobüsün icadıyla ilgili detaylı bilgi edinmek isteyenler google'a "metrobüsün icadı 1965 Walter Bishop" yazabilirler.

"Üçüncü dünya savaşını bilmem ama, dördüncü
dünya savaşı metrobüslerle yapılacak"
Sir Winston Tea

Neyse abiler ablalar, bazen kendime kendime metrobüs keşke icat edilmeseydi diyorum. Neden mi? Metrobüse binen amcadan teyzeden çok korkuyorum da ondan. Bildiğin zombileşiyorlar. Tamam teyzeciğim anlıyorum, oturmak istiyorsunuz. Buyrun oturun ama beni niye çürük içinde mor içinde bırakıyorsunuz yahu! Kimyam bozuldu, kaldırımda yaşlı görünce karşı tarafa geçiyorum. Ayrıca şu hayatta her şey oturmak mıdır? Oturucam diye başka bi insanı hırpalamak ne kadar doğru? Bir gün beni ittire ittire önüme geçmeye çalışan birini tutucam kolundan. Sorucam:"Nası kafalar bunlar teyzecim? Napıyosun sen? Niye ittiriyosun arkadan? Hissetmiyo muyum arkadan ittirdiğini dirsek attığını? Yarın öbürgün diğer tarafta nası vericeksin bunların hesabını? Neyin peşindesin?"

Ama yine de metrobüs candır. Sevgili metrobüs, sayende işe gitmek için 1 saat geç kalkıyorum. Ayrıca teyzelerden de özür diliyorum, biraz ağır konuştum.Teyzedir, vurduğu yerde gül biter. Allah senden razı olsun metrobüs.

15 Kasım 2011 Salı

İçinizi Isıtacak Bir Albüm: Agalar

Malum bu soğuk kış günlerinde en çok ihtiyaç duyduğunuz şeyin içinizi ısıtacak bir albüm olduğunu tahmin ediyorum. Beklediğiniz albüm yine Rammstein'den geliyor.

Daha önce yine büyük bir hizmet olarak Du Hast'ın sözlerini paylaşmıştık sizlerle ve peşi sıra da bizim sayemizde bütün konser izlekleri şarkıya eşlik etmişti. Hey gidi günler.

Şimdi de yeni singıl mingıl 4 şarkılık albümümsü şeylerini paylaşıyoruz sizlerde. Çılgın fotoğrafları için tıklayınız.

"Almanlık"

"Almanlığın böylesi."

"Akdeniz akşamları"

Yakında: Le introduction Dé Askerlik.


3 Kasım 2011 Perşembe

Merkez Bankası'ından istekler

Efendim bildiğiniz gibi değeri Türk Lirası'na göre artan dövizin değerini düşürmek için Merkez Bankası piyasaya o dövizden salar. Dolar çok mu fırladı? Merkez Bankası hemen piyasaya bol miktarda dolar sürüp doları halkın gözünde değersizleştirir, dolar kavramının içini boşaltır. Tabi bunu yapabilmesi için baya bir bol miktarda salması lazım. Öyle 300-500 dolar falan değil, nereden baksan 15-20 bin dolar falan salıyor yani. Yılların Reel Ekonomi yazarıyım, anlarım bu işlerden.

Geçenlerde de Zaytung ismindeki güzide sitede bir haber yayınladılar. Çok da güzel bir haberdi. Kurban bayramının yaklaşmasıyla artan kurban fiyatlarının önüne geçmek için Merkez Bankası'nın piyasaya yüksek miktarda koyun süreceği haberiydi. Yazan arkadaşı huzurunuzda bir kez daha tebrik edeyim.

Bu yazıdan esinlenerek benim de aklıma fiyatı yüksek olan şeyler geldi. Hani dedim Merkez Bankası piyasaya bu ürünlerden falan sürse de biraz fiyatları düşse bunların.

Sayın Merkez Bankası Yetkilileri, Müdür!, aşağıda belirttiğim tüketim ürünlerinden piyasaya yüksek miktarda sürüp fiyatlarını düşürmenizi önemle arz ederim. Talep de edebilirim, zira hep karıştırıyorum.
1- Alfa Romeo 159! (şahsi isteğim)
2- Benzin (sosyal-politik gönderme)
3- iPhone 4 (bunu kullanıp ödemeli arama yapanlar var. fiyatı biraz düşürürsek kalan parayla kontör de alabilirler)
4- Samuray kılıcı (onkaplan için)
5- Aiwa NSX S-111 (şaka lan şaka) (90'lar geldi mi gözünüzün önüne?)

6- Çeyrek Altın (bu yaz çok evlenen oldu)
7- Köle (köle fiyatları çok fırladı. bugün eli ayağı tutmayan bir köle bile pazarda 3 altına satılıyor)
8- Beyaz Kadın (ehe ehe ehe hadi yine iyisiniz, sizi de düşündüm keratalar)

Bir de bizim mayışlar yetmiyor. Piyasadan bir miktar mühendis alırsanız hani...