4 Mayıs 2009 Pazartesi

Ora Bura Gez Gör Durakları 01: Pınara(Minare-Fethiye)

Her konuda bir köşe silsilesi, havaların inatla soğuk olmasına karşın yaklaşmakta olan yaz günleri sebebiyle gezi konusuna da uğramazsa olmazdı ve uğradı da. Açılışı Fethiye yakınlarındaki PINARA antik orantik yerleşim yeriyle yapmak nasip kısmet oldu. Bakalım neymiş, nerdeymiş.

"Resime tıkladığınızda daha net görebilirsiniz."

Haritamız üzerinden tam olarak anlaşılmadı ise kelamla açıklamaya çalışayım. Fethiye'den Korkuteli Antalya yönünde 22 km gidildikten sonra gelinen sapaktan Kaş yönüne dönülür. 23 kilometre kadar ilerdeki Eşen beldesine 2 km kala Minare (Pınara) tabelası görülmektedir. (Yemek tarifi misali oldu sanırım.) Sapakdan sağa dönülür ve 4 kilometre ilerine Minare köyüne gelinir. Orada karşılaşılan Pınara tabelasının gösterdiği yönde 2 kilometre gidildiğinde Pınara'ya ulaşılmış olur. 2 km'lik yol biraz bozuk olsa da, binek arabalarla da gidilebilir.

"Gezi öncesi biraz bilgi edinmek faideli olacaktır."

Malum gezip görmek bir yana sırf "taş"lara bakmak da biraz sıkıcı olsa gerek. "Tabi bu tabelalarda yazan 2 satır bilgi bizi kesmez." diyenler için entel dostumuz "viki"ye bir göz atabiliriz.

"Bu bölgedeki ölü gömme törenlerinde cesedin büyük bir törenle yakılıp, küllerinin toplanarak oyuk şeklindeki mezara yerleştirilmesinin nedeni de kuşa dönüşen ruhunun güneşe uçup orada yanıp, küllerinden yeniden doğması ve sonsuza kadar yaşaması içindir. Kentin üzerine yapıldığı kaya kitlesinin doğu tarafında, güvercin yuvası şeklinde yapılmış dikdörtgen oyuklardan yapılmış olanlar iki yatay gurup şeklinde düzenlenmiş olup, muhtemelen uzun merdivenler ve yukarıdan aşağıya sarkıtılan ipler yardımıyla defin işlemi yapılıyordu. Bu mezar grubu kentin en eski tarihli olanlarıdır. İki Akropolis tepesi arasında genellikle semerdam kapaklı lahitlerden oluşan mezarlar yer alır.Güney-doğu uçtaki bir mezar diğerlerinden çok daha görkemli ve olağanüstü büyük olup adeta bir merkez teşkil etmektedir. Diğer lahitler bunun çevresine dizilmişlerdir. Tepenin diğer yamacından aşağıya doğru ev tipinde “Kral Mezarı” olarak adlandırılan bir grup yer almaktadır. Bu anıt-mezarın kapı lentosunda insanların ve atların olduğu kabartmalı bir friz vardır. Alınlıktaki kabartmalar iyice tahrip olduğu için ne olduğu anlaşılamamaktadır.Mezar odasının iç tarafında tek bir sedir vardır. Bu mezarda bir kitabe olmadığı için kime ait olduğu anlaşılamamıştır. Diğer bir ev tipi mezarın alınlığı gotik tarzda olup kemerin en üst noktasına bir çift öküz boynuzu yerleştirilmiştir."

Yazının tamamı için: http://tr.wikipedia.org/wiki/Minare,_Fethiye

Gelelim Pınara ile ilgili kendi izlenimlerimize. Yandaki tabelada da (Yabancı okurlar için: on the tabela) gördüğümüz üzere mekanda yok yok. Aşağı Akropol Yukarı Akropol derken Akropol'ün ne olduğu akıllara takılmış olabilir belki. Akropol dediğimiz, şehre hakim, genellikle yamaçlarda olan bölgelermiş. Şehrin ulaşılması zor kısımları da olabilir diğer bir manada da. Neyse meraklı okurlar zaten araştırırlar. Yanlışımız varsa affola. Ne diyorduk. Şehir çok büyük gerçekten. Büyük olmasının yanında yuvarlak bir kaya üzerine mi oturmuş ne. Böyle dolanarakdan biraz da tırmanarakdan çıkıyoruz şehrin diğer kısımlarına. Öyle yoldan geçerken "5 dakka uğrarız" falan gibisinden gelmeyiniz efenim buraya. Vaktinizi ayırınız, dinlene dinlene köşe bucak geziniz. Oturduğu coğrafya vesilesiyle kendine has bir yerleşimi olmasından dolayı, gezdiğiniz diğer antik kentlerden oldukça farklı olduğunu görebilirsiniz. Gezerken eminim "Eskiler de işini biliyor arkadaş, ne güzel yere kurmuş adamlar şehri" diyebilirsiniz. Ama böyle terbiyesizlikler yapmayalım lütfen. Adam keyfinden gelmiyor herhalde oraya. Bunun yazı var kışı var, yağmuru var çamuru var. Bugün biz dibimizdeki tiyatroya gitmezken, amcam zilyon tane taşı toplayıp tiyatro inşa etmiş. Saygı duymak lazım. Bir de, neredeyse bütün kıtalardaki antik tiyatrolar neredeyse birbirlerinin aynısı. Demek ki aklın yolu birmiş. Neyse efenim vaktinizi ayırın olabildiğince gezin burayı, olmadı arada mangal falan da yakılır bence. Bir daha ki durağımız neresi bilemiyorum sevgili okurlar kalın salıcakla. Pınara'dan birkaç fotoğrafla köşemizi bitirelim.




"Kral mezarları. (Kimse artık çok kral adammış valla)"

"Fotoğraflara tıkılayarak büyük boyutlara da bakabilirsiniz""Tiyatro var, futbol sahası var. Daha ne ister bu gönül."

"Bence sırf milletin kafası karışsın, "nasıl oymuş bu adamlar buraları?" desinler diye yapılmış bence bunlar. Tam aylak adam işi"

4 yorum:

  1. dostum bir veda etmeden mi gittin bizlere...fetiye forever...

    YanıtlaSil
  2. Çok ani oldu azizim. Hayat belki bir gün tekrar yollarımızı kesiştirir.
    Belki Kayaköy'ün virajlarında, belki Ölüdeniz'in kumsallarında...

    YanıtlaSil
  3. Bu yorum yazar tarafından silindi.

    YanıtlaSil
  4. Pineralı derlermiş dedelerimize.. Merhum dedemden soyumuzun geçmişini sorgularken öyle demişti:Büyük büyük dedeler İslamla tanıştıktan sonra göçmüşler diyarlarından Arabistana doğru..daha sonra tekrar Anadoluya gelmişler Mardin'e.. Kimbilir belki atalarımın 8.yy'da anılarını bıraktıkları toprakları seyrediyorum 2012'de!

    YanıtlaSil